Haber: Burdan
Resim, daha güzelleri ve daha detaylı bilgiler: Şurdan
Eylül 1, 2009 Geliştirici: Bekir L. Yildirim
Bilim ve Teknoloji, Bir resim bin kelime konusur, Dostlarımız, Hayat, Hayvan Haklari, Medya'dan Seçmeler, Sevgi, Tabiat kategorisinde yayınlandı | 6 Yorum
Atatürkçü Vatan Şairlerinden… için Zeki Ertuğrul | |
Liyakat ya Resulallah! için Ertunc | |
İsrail, din, ahlak ve “R… için Bekir L. Yildirim | |
I can imagine, but can’t… için Bekir L. Yildirim | |
I can imagine, but can’t… için PMu |
Bana bu resim cenneti hatırlattı hemen.
Dinen bilgili çoğu kişi her ne hikmetse hayvanların mahşer gününde haklarını aldıktan sonra toprak yapılacaklarını iddia ederler. Bu mevzuda hiçbir (sağlam) kaynak da göstermezler. Hatta biz İstanbul’un banliyösünde otururken oradaki bir vâiz sadece bilmem kaç tane muayyen ve tekil hayvanın insanlarla beraber cennete gideceklerine, diğerlerinin haklarını alınca yok olacağına dair bir şeyler anlatmış ve bu hayvanları saymıştı.
Halbuki cennette de hayvanlar olacağına göre, dünyada o kadar eziyet çekmiş ve biz insanlar gibi bilinçli bir imtihana olmasa da birçok sıkıntılara tabi tutulmuş hayvanlar olmayacak da en başta, o hayvanlar başka kim olacak?
İşte bu resim bana bu mevzûu hatırlattı.
Cennette bütün mahlûkàt arasında yaşanacak tam kardeşliğin ve/veya sevginin bu dünyadaki bir öncülü diye değerlendiriyorum ben böyle güzellikleri.
Cennette inşâallah bizim de yiyeceğimiz etlerin sahibi olan hayvanlar hakkında da şöyle bir tahminim var: Vuruldukları anda bir tür reenkarnasyona uğrayacaklar ve hiçbir acı hissetmeyecekler.
En doğrusunu yine de Allah bilir, ben sadece tahminlerde bulundum. Doğrular Allah’tan, hatalar benden.
BeğenBeğen
Olayın uhrevi boyutu üzerinde yorum yapmaya ehliyetli değilim Ravi.
Sadece insanlar ve diğer mahlukat konusunda geniş kabul görmüş,-bir çoğu da İslami kaynaklı- fikirlerin bir çoğunun beyin ve kalp gözü ile gördüklerimle pek uyuşmadığını ifade edeyim bu vesile ile.
“Eşref-i mahlukat” lık çantada keklik bir statü- değil, kazanmak lazım bu rütbeyi. Allah’ın bahşettiği akıl, hür irade, iki tafalı bir kılıçtır. Öbür tarafında da esfel-i sâfilîn olmak var.
Benim için hayvanlara nasıl baktığı, davrandığı, insanlar için kendinden zayıf olan nasıl baktığı, zulm etme yatkınlığı turnusoludur. Temel bir ahlaki ölçüt ama tamamı ile kişisel.
BeğenBeğen
hayvanlar aleminin maymun, goril gibi insansı hayvanları bana her zaman çok ilginç gelmişlerdir. Tv de maymunlarla ilgili belgeselleri hiç kaçırmıyorum rastgeldikçe. yavrularını bir insan gibi temizlemeleri, kucaklamaları, emzirmeleri hep hayranlık uyandırmıştır bende.
BeğenBeğen
Bahsettğiniz anaçlık hasleti sadece “insana benzeyen” hayvanlara has değil Pınar Hanım.
Bir süre önce kedilerden birini veterinere götürürken taksici anlattı “tosbağayı” öldürürken, onun kanlar içinde hala yavrularını korumak için vücudunu onlara nasıl siper ettiğini, utanmadam!
Bak aklıma geldi! Tatilde kaldığım otelin balkonuna yuva yapan sığırcığın ve dost edindiğim kedi, köpeklerin resimlerini koyacaktım buraya.
Ilerde belki farklı cinslere annelik arkadaşlık yapan mahlukat resimleri koyarım buraya. Fareye annelik yapan kediden, balıkla köpeğim arkadaşlığına kadar.
Bir tanesini koymuşum bile:
https://bekirlyildirim.wordpress.com/2009/03/17/ask-uzerine/
BeğenBeğen
Bekir Bey,
şu taksicinin size anlattığı tosbağ hikayesi gerçekten ilginç. çünkü taksonomik hiyararşi baklılar, kurbağalar, sürüngeler, kuşlar ve memeliler olarak gidiyor. ve yavru bakımı kuşlar ve memelilerde var sadece. tosbağ sürüngen olduğu halde bu şekilde davranmışsa çok ama çok ilginç!
dikkat ederseniz kuşlar ve memelilerin dışında yavru bakımı yoktur. hepsi gerek üreme hücreleri safhasında gerekse yumurta aşamasında kendi yavrularını bilie terkederler.
BeğenBeğen
Hmm, taksici mi “tosbağa” yı yanlış biliyordu yoksa o başka bir şey dedi de ben mi bir çeşit sıçan sandığım kelime ile dosyaladım kafamda emin değilim.
Her ikimizin de kastettiği bir çeşit memeli, büyük ihtimalle de kemirgen idi hasılı. Onların yavruları üzerine nasıl titredikleri için taksicinin şehadetine ihtiyacım yok 🙂
Ama kaplumbağaların (kara veya su) yavruları ile işinin yumurtayı uygun yere bıraktığında bittiğni en azından TV’lerdeki tabiat programlarından biliyoruz.
Her halukarda sevgi, sorumluluk, anaçlık hasletlerinin insanların tekelinde olmadığı idi mesaj.
Aklıma gelmişken “hayvanda estetik kavramı yoktur” argumanına da akılma yatmaz.
BeğenBeğen