Archive for 17 Kas 2006

Sevgili dostlar, okurlar,

Yokluğumda bu meakanı  ihmal etmedığiniz için teşekkürler. Gerek memleket ve dünya sath-ı mailinde gerek sahsi cephede önemli olayların cereyan ettığı boyle bir zamanda dilimın elimde olmayan nedenlerle tutulumus olması ne kadar zor bilemezsiniz. Oysa derunumda onca sey birikmişti söyleyecek Ecevıt ve Rahşan Hanım’dan Bush ve Nancy
Pelosi Hanım’a medeniyetler diyalogu’ndan Harran’dakı dunyanın ilk ünıversıtesıne (hem de resimli!), bizim laikçilerin begenmedıği  ‘mollaların Iranı’ nın bilim ve teknolojı başarılarına, Reis-i Cumhurıyet Gazetesı’nin ‘adam olma’ kriterıne  ve tabiiki  seytanın cocuklarının son rutin katliamı ve insanliğın kulakları sagır edicı sessizliğine kadar! ‘Insanlık öldümü’ benim lisanımda yoktur. Hulagu, Pol Pot, Busht,  Sharon ve cocuklarının hepsi insan! Dolayısı ile şeytanın kendisi ınsan kılığında arz-ı endam eder. Ve yaptıkları da gayet ‘insani’ dır.

Neyse şimdi niyetım bu değil. Efendim mevsimsel rahatsızlık, Urfa gezisi sonrası bizim bazen bilgı sayar bazen saymaz donanımı ıskartaya çıkmş idi bazılarınızın malumu üzre. Ana kartından, cocuk kartına kadar herşeyini yeniledik ama bir gün sonra aynı olay tekrarlandı. Yaptığimız araştırmalar sonucu failin bizim apartmana yetersız elektrik veren AYEDAŞ oldugu ortaya çıktı. 400 dolar verip cafcaflı online UPS almak zorunda kalmamak iyi haber gibi geldi ilk bakışta ama kazın ayağının öyle olmadığinı öğrenmem fazla zaman almadı. AYEDAŞ’a  iş yaptırmak zannettığim kadar kolay değilmiş. Bazılarınızın şimdi bıyık altından güerek ‘gezegenimize hoş geldin’ dediğini duyar gıbiyim. Ne bileyim ‘elektrık dağitımı özelleşti, kaybınızı ödemek zorundalar’ vb ıle beni   dolduruşa getienler utansın. AYEDAŞ’ta bır mıktar bugun gelıyoruzş yarın gelıyoruz dan sonra tamam trafodan az elektrık gelıyormus apartmanınızda ımza toplayın voltajın yükseltilmesi için denildi. Ben ‘verdiğinız hizmette bir problem oldugunu tesbit ettiğinıze ve bu problemin bıcok ınsanların hayatını aksatmakş maddi zararlara sebebıyet vermek gibi sonuçlari ortada olduğuna göre neden imza toplamamız gerekior dedim. Telefona cevap veren zatı ikna ettigımı zannetmıyorum ama  ‘bu adam başimıza ış açabilir’ intibası bırakmış olmalıyımkı son söz arkadaşlar trafoya bakacaklar’ idi. Bekliyoruz bakalım. Ümıt fakirin  ekmeği.

‘Arkadaşlar’ bakana kadar ancak şu anda yaptığim gibi mahalle cocuklarının rap ve dığer camın yuzeyını  tırnakla cizme duygusu veren ‘müzik’ türlerini dinleyip ‘geyik’ yapan çocukları dinleyerek ancak sizlere ulasabıleceğım. Benım gıbı ilham perilerının, cinlerinin, zebanilerının normal ortamda dahi söylediklerini kelimelere dökmekte zorlanan biri için bunun ne kadar zor olduğunu  izah etmeme gerek yok herhalde. Kardeşimin ordan yazmak bır seçenek ama o da 25 km kadar uzakta oturuyor.

Kısacası sevgili dostlar, şarkıcının sözü ile ‘don’t give up on me baby’. Yani ben defteri dürmedim henüz; siz de benim defteri dürmeyin. Ibibikler ötmeden buradayım inşa-Allah. Bu arada tasvir etmeye çalıştığim problemler için çözüm önerileri de  tabiyatı ile makbule geçer. Özellikle amcası, eniştesı, teyzesi,  bilumum yakını AYEDAŞ’ta calışan dostlara saygılarım sonsuzdur. 
Pek yakında bıraktığimız yerden devam etmek ümıdı ile.

Selam, saygı ve muhabbetle

Read Full Post »