Gavurun sözünü herkes duymuştur: Herkesi bazen, bazıların her zaman kandırabilirsiniz ama herkesi her zaman kandıramazsınız.
Bu söze göre ünlü dil-bilimci/düşünür Noam Chomsky en azından bizimle ilgili konularda “bazıları” kümesine giriyor , zira bizim yerli bize ait herşeyin düşmanları onu her defasında kandırıyorlar veya kanmıyor aslında ama ajandası onlarla örtüştüğü için onların dezenformasyonunu stratejik olarak araçsallaştırıyor. Kim bilir? Kalbine giremem ama aklına hitap etmeye çalıştım.
Daha önce Gezi sırasında kendisi ile yaptığım yazışmalardan bahsetmiştim. Kendisine bilgiyi Türkiye’deki dostlarının sağladığını ve Amnesty International (AI) ve medya haberlerinin de bunu desteklediğni ifade ettikten sonra beni “kafayı kuma görmekle”, konuda cahil kalmakla itham etmişti. Benim cevabımın da onun altında kalmamış olduğunu beni biraz tanıyanlar tahmin eder.
Adını “Barış İçin Akademisyenler” veya medya ifadesi ile “1128 akademisyen” bildirisinde görünce dayanamadım, gene sordum “katil Erdoğan” hükmüne nasıl vardığını: Yazışmaların bir kısmı aşağıdadır (tercümeler altında):
****************************
From: Bekir L. Yildirim [mailto:bekirlyildirim@yahoo.com]
Sent: Sunday, January 24, 2016 5:53 AM
To: Noam Chomsky
Subject: Are you truly interested in the facts on the ground?
Mr. Chmosky,
As in the Gezi Protests, you appear not to be bothered by the facts vis-a-vis the “Kurdish Issue” or let them get in the way of a good Erdoğan bashing.
You appear to be so confident in your stature as an independent thinker that you could get away with claim that North Korea is a true liberal democracy!
Show me or the world or informed public, whoever means anything to you, verified facts to prove that “Erdoğan is a murderer”. I can cite to you hundreds of such facts , all using anti-Erdoğan or International watchdog, UN sources.
Facts Mr. Chomsky, verified or verifiable facts, even if you are Socrates, your claims must be supported by facts.
Do you know how many protesters were killed by police during Gezi protests? Not more than 3-4 (and only two by bullets , one by tear gas canister hitting a sensitive part of the body). That is less than half killed by the protesters.
The operations in the southeast Turkey (a.ka.Turkish Kurdistan) soldiers are carrying civilians trapped behind the ditches, dug by the terrorists, on their backs akin to Rachel Corrie trying to save the Gaza family! Yesterday they threw bombs in an elementary schoolyard where Kurdish children were receiving their semester reports. Does it matter to you? It matters to us.
If your stance is due to lack of knowledge, I invite you to planet earth and pay attention to the facts before reaching conclusions on who is murderer.
I have for long been a believer in your sincerity in seeking truth without any other agenda thus vociferously objected to arguments that you are ” good cop” for the International Jewish conspiracy. After seeing you with the likes of Daniel Pipes, Judith Butler and the like on many issues, I am not so sure anymore.
Bekir L. Yıldırım
Tercüme:
Sn. Chmosky,
Gezi protestoları sırasında olduğu gibi gerçeklerle rahatsız edilmek veya onların güzel bir anti-Erdoğan propagandaya engel olmasına müsade etmek istemiyorsunuz.
Bağımsız düşünür cesametinizden o kadar emin görünüyorsunuz ki Kozey Kore liberal bir demokrasidir deseniz yanınıza kalacağını düşünüyorsunuz.
Veriler sayın Chmosky, teyid edilmiş veya teyid edilebilir veriler (gerçekler), Sokrat olsanız dahi iddialarınız verilerle desteklenmek zorunda.
Bana veya dünyaya veya bilgilenmiş kamuoyuna, her kim sizin için mana ifade ediyorsa ona, “Erdoğan’ın katil olduğunu” isbat edecek teyid edilmiş hakikatler sunun. Ben size, sadece anti-Erdoğan, BM ve uluslararası gözlemci örgütlerden bu konuda yüzlerce veri sunabilirim (not: Bunun yalan olduğunu dememişim, anlaşılır- BLY)
Siz Gezi sırasında kaç protestocunun polis tarafından öldürüldüğünü biliyor musunuz? 3-4’ten fazla değil (ve sadece ikisi polis kurşun ile, biri göz yaşartcı gaz tüpünün vücudun hassas bölgesine çarpması ile). Bu protestocularca öldürülenlerin yarısı bile değil.
Güneydoğu Türkiye (nam-ı diğer Türk Kürdistanı) askerler teröristlerin açtığı çukurlar arkasında mahsur kalan sivilleri sırtlarında taşıyor, Gazze’deki aileyi kurtarmaya çalışan Rachel Corrie gibi. Dün, öğrencilerin karne almak için toplandığı bir ilkokul bahçesine bomba attılar. Sizin umurunuzda mı? Bizim umurumuzda.
Eğer duruşunuz bilgisizlikten kaynaklanıyor ise, sizi dünya gezegenine ve kimin katil olduğuna karar vermeden verilere (gerçeklere) ilgi göstermeye davet ediyorum.
Ben uzun zamandır sizin başka ard niyetsiz/ajandasız bir hakikat arayıcısı olduğunuza inandım ve sizi uluslararası Yahudi Komplosu’nun “iyi polisi” olduğunuzu söyleyenlere şiddetle karşı çıktım. Sizi bir çok konuda Daniel Pipes, Judith Butler gibilerle beraber gördükten sonra artık o kadar emin değilim.
Saygılar,
Bekir L. Yıldırım
***************
From: Noam Chomsky
To: Bekir L. Yildirim
Sent: Monday, January 25, 2016 6:19 PM
Subject: RE: Are you truly interested in the facts on the ground?
Among numerous others
Tercüme:
ve daha çokları.
****************************************
From: Bekir L. Yildirim [mailto:bekirlyildirim@yahoo.com]
Sent: Monday, January 25, 2016 3:32 PM
To: Noam Chomsky
Subject: Re: Are you truly interested in the facts on the ground?
1. Amnesty considers it its duty to hold the feet of governments on fire irrespective of what they are up against.
2. What is reported as “abuses by government” is not even a small fraction of what Western Governments would call “collateral damage”
3.Report lists the hardships suffered by the people. That is precisely the PKK strategy to make people suffer and hate the Turks f their government for it, so tha they can establish their Kmer Rouge in the area.
4. The Government takes incredible pains to make sure the people are not punished. Even under such dangerous conditions they are worried about the education of children . They carry the sick on their backs while PKK snipers shoot at them. PKK terrorists bomb mosques, school yards deliberately (see the intercepted communications, “shoot the civilians” then blame “murderous Turkish state”). Dozens of undisputed examples and acknowledgements).
This is the fair logical litmus test:
What would US, France or UK do if ISIL had occupied their cities , dug trenches and built thousands of roadblocks at all roads, were killing even the paramedics trying to help Blacks, Hispanics, Muslims while they have every opportunity to bring forward any claim through legally organized party in the Congress/Parliament?
And a thousand academicians made a declaration calling the governments mureder and demanded it to accept ISIL’s conditions.
This is the character test Mr. Chomsky. No amount of fame will let you escape the moral corruption you are engaged in along with the so called “academicians” minus anything academic in their CV’s.
Tercüme: Olayın hakikatleri, gerçekten ilgilendiriyor mu sizi?
1. Uluslararası Af Örgütü (AI) neya karşı olduklarına bakmaksızın devletleri sigaya çekmeyi görevi addeder.
2. AI’nin “devlet suistimali” olarak rapor ettikleri Batılı Devletler’in “yan hasar” diyebileceklerinin küçük bir parçasına dahi erişemez.
3. [AI] Raporu, halkın yaşadığı zorlukları sıralıyor. Bu tam da PKK stratejisi: Halkın acı çekmesini ve bu yüzden Türklerden ve devletten nefret etmesini sağlayıp, Kızıl Kmer rejimini tesis etmek.
4. Devlet, halkın cezalandırılmaması için inanılmaz meşakkatleri göze almaktadır. Bu tehlikeli şartlaraltında dahi, [etkilenen] çocukların eğitimi ile ilgilenebilmektedir. Sniper ateşi altında hastaları sırtlarında taşımaktalar. PKK teröristleri camileri, okul bahçelerini bombalamaktalar (Bkz. telsiz dinlemelerindeki “sivilleri vurun” vurun emirlerive katil Türk Devleti’ni suçlamaları). Onlarca gerçekliği kabul edilmiş örnekler ve itiraflar.
Size mantıki bir yeterlilik testi (pek güzel kelime seçimi yapmamışım “litmus test” ile ama yanlış da sayılmaz [BLY]:
ABD, Fransa veya İngiltere’de IŞİD bir taraftan kendilerini temsil eden parti meclislerinde iken, diğer andan onların şehirlerini işgal edip, caddelerine hendekler kazsa ve binlerce barikatlar kursa, bölgedeki Siyahlar, Hispanikler ve Müslümanlar’ın yardımına gelen sağlık grevlilerini dahi öldürüyor olsa, bu ülke yönetimleri ne yapardı?
….ve bin tane akademik devlete katil diyen ve derhal IŞİD’in şartlarının kabulünü talep eden deklarasyonlar yazsa idi?
This is the character test Mr. Chomsky. No amount of fame will let you escape the moral corruption you are engaged in along with the so called “academicians” minus anything academic in their CV’s.
Bu karakter testidir Bay. Chomsky. Hiç bir ün, sizin ve sözüm ona “akademisyen eksi CV’lerinde akademik herhangi bir şey” ‘in ifa ettiği bu sahtekarlıktan kaçmanızı sağlayabilir.
**************************************
From: Noam Chomsky
To: Bekir L. Yildirim
Sent: Tuesday, January 26, 2016 12:35 AM
Subject: RE: Are you truly interested in the facts on the ground?
It’s entirely normal for passionate supporters of the crimes of their own state to launch these criticisms of Amnesty International. Same with the rest. You’re free to hide you head in the sands and deny the crimes in which you are implicated. It’s not uncommon. Sorry, but I have no time for those who sink to this level.
Tercüme:
Devletlerinin suçlarını şevkle destekleyenlerin Uluslararası Af Örgütü’ne bu tür eleştiriler getirmeleri tamamı ile normaldir. Gerisi için de aynı. Kafanızı kuma gömüp itham edildiğiniz suçları inkar etmekte serbestsiniz. Pek duyulmamış değil. Kusura bakmayın, bu seviyeye alçalacak vaktim yok.
************************************************
Noam Chomsky Today at 2:45 AM
To
Bekir L. Yildirim
Message body
As I said, exactly the view of your counterparts in the old Soviet Union, in Iran among the ultra-nationalist establishment, and others like them, desperate to defend the crimes of the state they serve. Enjoy your friends and associates.
********************************************
Tercüme: Daha önce söylediğim gibi, tamamı ile eski Sovyetler Birliği, İran’ın ultra-milliyetçi düzeni, ve diğer benzerlerindeki hizmet ettikleri devletin suçlarını çaresizce müdafa etmelerini sağlayan görüş. Dostların ve iş arkadaşlarının hayırını gör.
****************************************
Buna verdiğim cevabı paylaşmamayı yeğledim. İpucu: Biraz hakaretamiz idi cevap.
Kendisine “çalışma arkadaşım” olmadığını, “devlete hizmet” etmeyi bırak o “devletin” adamları, “yandaş medyası” tarafından istenmeyen kişi ilan edildiğmi, o “çok rantlı çalışanların” bu tür pis işlerle uğraşmadığını bilmesi gerektiğini söyleyecek sabrım da yoktu ihtiyaç da. Söylemiş oldum burada.
Sonuç: Neticede adamı ikna edemedim ama Türkiye’de onun “dostları’ndan farklı düşünenler de olduğunu kafasına yerleştirdim. . Tevafuk olmuş PKK kontrolündeki “özyönetim” için Kızıl Kmer (Kmer Rouge) benzetmesi yapmam. Atilla Yayla’nın yazısından öğrendiğme göre Chmosky Pol Pot’u da desteklemiş ve bununla hala yüzleşmemiş!
Ve niye Chomsky’den Habermas’a, John Waters’tan Joan Baez’e hatta Madonna’ya bu kadar ünlü adamı bizim hainler hep kandırıyorlar sorusu.
El-cevap:
1. Hepsini kandırdıklarını farz edemeyiz. Bir çokları doğruyla ya ilgilenmiyorlar ya da ajandaları örtüştüğü için dezenformasyonda bilerek isteyerek yer alıyor.
2. Ama kandırılanlar da yok değil. Teksas yıllarımdan hatırlıyorum Türkiye’nin “Kürtlere soykırım uyguladığı” için samimi göz yaşı döken tanıdığım vardı. Onunla ilgili soru şudur:
Kamu diplomasisi için harcanan paralar, maaşlı başdanışmanlar, tutulan “Aktroller” (?!), anlı şanlı “yandaş medya1da bize aynı cümlelerle bunu yüz defa anlatan ve tüm köşeleri işgal edip , mikrofonlara eş dost dışında kimseyi yaklaştırmayan, neferlerden kaç tanesi bu “yanılan önemli yabancılara” hakikatleri anlatmaya en azından gayret etti?
Merhum Turgut Özal’ın İTÜ yıllarımda bir sohbette sarf ettiği sözle bitireyim:
“Batılı ile iş tutarsam beni ütüyor” diyorlar. Ütülme be kardeşim!
Yorum bırakın